Yabancı yatırımcılar
Son yıllarda sadece Türkiye'de değil, neredeyse tüm gelişmekte olan ülke piyasalarında önemli kazanç fırsatları oluşuyor. Risk almayı seven yabancı yatırımcılar, dışarıdan getirdikleri doları içeride bozdurup önce yerel para birimlerine çeviriyor, arkasından ülkenin borsasına yatırıyor veya devlet tahvili alıyor. Parasını belirli bir süre bu yatırım araçlarında tutan yatırımcı bozdurduktan sonra tekrar gidip dolar alıyor ve ülkesinin yolunu tutuyor. Böylece hem ülkedeki borsa veya faizin getirisinden yararlanıyor hem de düşen kurla birlikte dolardan da kar yazıyor. Nasıl mı? Örnekle anlatalım...
Yılbaşında Türkiye'ye yatırım yapmak isteyen bir yabancı yatırımcı 100 bin dolar getirip içeride bu parayı Türk lirasına çevirdi. O sırada kur 1.4155 seviyesindeydi ve yatırımcı 141.5 bin YTL'yi hesabına geçirip borsadan hisse aldı. Borsada endeks aynı dönemde 39 bin seviyesindeydi. Aradan dokuz aya yakın geçti ve yatırımcı dün itibariyle borsadaki hisselerini bozdurup Türkiye'den çıkma kararı aldı. Endeks dün 53 bin 561 puana yükselmişti ve yatırımcını parası aradan geçen dönemde YTL bazında 193.7 YTL'ye yükseldi. Bu parayı dünkü 1.2265'den dolara çevirdiğinde de eline tam 157.8 bin dolar geçti. Yani yatırımcı dolar bazında tam yüzde 57.8 kar elde etmiş oldu.
İTHALATÇILAR
Doların düşmesi ile birlikte dışarıdan mal getirip içeride YTL ile satanlar da önemli oranda gelir elde etti. Bir yandan maliyetleri devamlı düşerken, diğer yandan gelirleri sabit kaldı, hatta birçok üründe enflasyonla birlikte fiyatlar da arttı. Böylece genel hatlarıyla kar marjları yükselmiş oldu.
DOLAR KREDİSİ ÖDEYENLER
Yeni dönemin en çok kazananlarından biri de riske girip dolar kredisi kullananlar oldu. Her ne kadar önceki dönemlerde yaşanan krizlerden dolayı eli yanan tüketiciler çoğunlukla YTL bazlı kredileri tercih etse de bu kez mekanizma tersine işledi. Dolar kredisi alanlar hem YTL faizinin üçte biri oranında faizle kredi kullandı, hem de düşen dolardan dolayı aylık ödemeleri her geçen gün azaldı. Özelikle konut kredisi alanlar neredeyse bedava finansman maliyeti ile ev sahibi oldular.
İNŞAATÇILAR VE KONUT SEKTÖRÜ
Düşen dolar ile birlikte enflasyon ve faizler üzerindeki zincirleme etki, konut sektörünü adeta patlattı. Faiz oranlarının düşmesi ve vadelerinin uzaması ertelenmiş talep ile birleşince tam bir konut çılgınlığı yaşandı. Maketler üzerinden konutlar satıldı, insanlar konut alabilmek için uzun kuyruklar oluşturdu. Böyle inşaat firmaları ve müteahhitler özellikle son 3-4 yılda daha önce hiç olmadığı kadar iyi iş yaptı.
YTL'YE YATIRIM YAPANLAR
Bu dönemin en çok kazananlarından biri de faiz yatırımcısı oldu. Elindeki parayı bankada mevduat, repo veya Hazine bonosu olarak değerlendirip dolara hiç dokunmayanlar, enflasyonun iki katı kadar faiz geliri elde etti.
YURTDIŞI TUR OPERATÖRLERİ
Dolardaki düşüş ile birlikte yurtdışına gitmek çok daha ucuz hale geldi. Turların ve uçak biletlerinin dolar bazlı fiyatları değişmezken, YTL önünde giderek erimesi yurtdışı turları cazip hale getirdi. Birçok yurtdışı turunun fiyatı içeriye göre daha ucuz hale gilirken, bu durum müşteri taleplerine de yansıdı. Turizmciler, yurtdışına giden müşteri sayısında hızlı bir artış olduğunu belirtiyor.
ABD'Lİ İHRACATÇILAR
Doların euro karşısındaki değer kaybı ise en çok ABD'li ihracatçılara yaradı. Dolar bazında malların ucuzlaması ABD'de üretilen mamullerin fiyat cazibesini artırıyor. Bu durumun ABD'nin cari açığına da olumlu yansıması bekleniyor.
DOLAR KİMİ VURDU?
Elinde dolar olanlar
Elbette ilk sırada elinde dolar olanlar var. Yıllardır dolar tutmaya ve dolara yatırım yapmaya alışmış olan yatırımcılar bu kez büyük bir hüsrana uğradı. Her ne kadar ağustos ayındaki yükselişle birlikte Türk halkı elindeki doların bir miktarını bozdursa da halen bankalarda önemli bir miktarda dolar portföyü tutuluyor. Özellikle 2003 yılı başlarında ve 2006 ortalarında 1.70'li seviyelerden dolar alanlar çok ciddi zarar yazdılar. Sadece dolardaki düşüş değil aynı zamanda faizdeki getiriyi de göz önüne alırsak dolar tutmanın maliyeti çok yüksek oldu.
Dolar ile maaş alanlar
Türkiye'de bir dönem dolarla maaş almak önemli bir statü sembolü idi. yabancı şirketlerin üst düzey çalışanlarına verdikleri dolar bazlı maaşlar, bu şirketleri cazibe merkez haline getiriyordu. Özellikle de devalüasyon dönemlerine denk geldiğinde, çalışanların maaşları bir anda zirveye çıkıyordu. Ancak son yıllarda bu trend değişti. Dolarla maaş alanların ücretleri YTL karşısında erirken, artık birçok işyerinde maaşlar YTL'ye döndü. İşe yeni başlayanlar da öncelikle YTL'yi tercih eder hale geldiler.
Evini dolarla kiraya verenler
Yine bir dönemin en gözde kazanç kapılarından biri evsahiplerinin evlerini dolarla kiraya vermeleri idi. Özellikle lüks konutlar için yapılan bu uygulama ev sahiplerine oldukça iyi paralar kazandırmıştı. Ancak yeni döneme adapte olamayan ve eski alışkanlıkları sürdüren ev sahipleri bu kez hüsrana uğradı. Dolardaki aşağı gidiş, kazançlarını önemli oranda etkiledi. Eskiden dolarla kiraya verilen evlerde herhangi bir şekilde zam oranı konuşulmaz ve işin akışı dolara bırakılırken, artık ev sahipleri özel kontratlar yapıp dolar üzerinden de zam talep etmeye başladı.
İhracatçılar
Dolardaki düşüş sürecinin en çok kaybedenlernden biri de ihracatçılar oldu. Özellikle fiyat konusunda zorluk çeken ve kar marjlarını düşüren ihracatçılar hayatta kalma savaşı veriyor. Ancak yaşanan düşüşe ve tüm zorluklara rağmen Türkiye'de ihracat rekor kırmaya devam ediyor. İhracatçılar 'bıçak kemiğe dayandı' derken, yaptıkları fedakarlıklarla ayakta kaldıklarını söylüyor.
Altın yatırımcıları
Dolardaki düşüşün vurduğu diğer bir yatırımcı tipi de altın tasarrufçuları oldu. 'Ben kağıda güvenmem, elimini altında altın olsun' diyen önemli bir miktarda geleneksel yatırımcı, dolardaki düşüş nedeniyle özellikle son dönemde yurtdışında rekorlar kıran altında beklediğini bulamadı. Altın fiyatları yurtdışında son 28 yılın zirvesine çıkmasına karşın doların düşüşü bu yükselişin içeriye yansımasını engelliyor.
Turizmciler
Girdisi YTL olup kazancı yabancı para cinsinden olan sektör son günlerde çok sıkıntılı. Turizmde ulaşılan rekor rakamlara karşın sektörün geliri aynı oranda artmadı. İçeride tüm malları YTL ile alan ve yine personele YTL üzerinden maaş ödeyen sektör, yatak ücretlerini aynı şekilde artıramadığı için yükselen maliyetleri son yıllarda sineye çekiyor. Sektörün kar marjı giderek daralıyor. Avrupalı ihracatçılar Doların euro karşısındaki değer kaybı ise en çok Avrupalı ihracatçıları etkiledi. Avrupalı politikacılar ve iş çevreleri, Avrupa Merkez Bankası'nın faiz politikası yolu ile duruma müdahale edip paritenin düşmesini sağlamasını istiyor. Pahalı euro ile ihracat yapmanın zorlukları Avrupalı şirketleri etkilerken, havacılık devi Airbus, işçi çıkartma yolu ile tasarrufa gidebileceklerini duyurdu.
26 Eylül 2007 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder